Iğneleyici Sözler – Kalbe Saplanan Oklar
Düşmanın gülüşü, dostunun enjektörüdür.
İyi bir dost, yaraların en acısını bilendir.
Çiçekler, dikenleriyle birlikte güzelleşir.
Gerçekler, bazen en sert mermilerdir.
Ortaya konulan gerçekler, en güzel şarkıları sessizleştirir.
Yalanlar, şekerle kaplanmış diken gibidir.
Sözlerin, kalpleri yaralayan mermilere dönüşebilir.
Gözlerdeki ışıltı, bazen en karanlık sırları saklar.
Düşmanlık, zor bir dilin çevirisidir.
Acı, ruhun en derin sırlarını ortaya çıkarır.
İğneleyici sözler, duyguları açığa çıkaran fırtınalardır.
Kalp kırıklarını yamamak zordur, ama denemek gerekir.
Sessizlik, bazen en çığlık atan sesin yerini tutar.
Hüsran, yüreğin en acımasız öğretmenidir.
Arkanızdan fısıldayanlar, bazen en yakın dostlarınızdır.
Eleştiriler, yapı taşlarını sağlamlaştıran tuğlalar gibidir.
Dikenli sözler, yalnızken bile insanı sarmalar.
Hatıralar, acıyla yoğrulmuş bir ekmek gibidir.
Duygular, bazen iğne gibi batar; ama iyileştirir de.
Zaman, en acı gerçekleri aceleyle unutturur.
Kırgınlık, en ağır yüküdür dostluğun.
Bazen en güzel sözler, en etkili yarayı açar.
İğneli konuşmalar, kalp bayramının gölgesidir.
Uzak mesafeler, yakın kalpleri de soğutur.
Gözyaşları, en derin ruhların ifadesidir.
Yalanlar, kalubağının kısır döngüsüdür.
Iğneleyici Sözler – Kalbe Saplanan Oklar part 2
Sözler, rüzgarın taşıdığı en keskin bıçaklardır.
Gerçekler, yanılgılarla örülmüş bir dünyadır.
Kenar süsü, içten içe yakan bir ateş gibidir.
İğneleyici bir bakış, çoğu zaman her şeyi söyler.
Ara sıra acı bir gerçeği kabul etmek, büyümektir.
Yalnızlık, en zorlayıcı düşmandır.
İnce bir mizah, acıyı hafifletebilir ama silmez.
Zarar görmek, büyümek için bir bedeldir.
Anlamadığımız suskunluk, bazen en derin hikayeyi saklar.
Gözler, yüreğin en gizli sırlarını açığa çıkarır.
Sözler, kalpleri kesen bir bıçak gibi olabilir.
Kendi yaralarımız, başkalarını da acıtır.
Hüzün, en güzel melodilerin gizli notasıdır.
İnsanın içindeki çelişki, dışarıya iğneleyici bir sürpriz sunar.
İğne yapmadan kalp atışlarını düzenlemek zordur.
Her yara, yeni bir hikayenin başlangıcıdır.
Yanlış anlamak, duyguların kanseridir.
Yüzdeki gülümseme, bazen en büyük yalanı saklar.
Acı sözler, yüzleşmeyi bekleyen kabus gibidir.
