Dedikodu Yapanlara Ağır Sözler – Gerçekleri Söylemenin Zorluğu
Dedikodu yaparken önce kendi hayatını düzelt.
Diliyle yarasını sarmaya çalışanlar, kalbiyle kanatır.
Söyleyecek sözün yoksa, sessiz kalmak en iyisidir.
Başkalarının hayatını konuşmak, kendi hayatını yaşayamamak demektir.
Dedikodu, cehaletin sesiyle çığlık atan bir canavardır.
Konuşmak özgürlüktür, ama boş konuşmak köleliktir.
Başkasının zaaflarını paylaşan, kendi zayıflıklarını gizleyen biridir.
Dedikodunun ardındaki korkaklık, gerçek yüzlerini saklar.
İnsanlar dedikodu yaparken, hayatlarının en çirkin tarafını sergilerler.
Dillerinin ucundaki zehri, kalplerinin karanlığında saklarlar.
Başkalarının gölgesinde büyümeye çalışanlar, asla güneşin altında parlayamaz.
Gönül kırıcı sözler üstüne inşa edilen bir dostluk, kısa sürede yıkılır.
Dedikodunun rüzgarında savrulanlar, kendi güvensizliklerine maruz kalır.
Söylenen her söz, bir gün sahibini bulur.
Başkalarının hikayelerini anlatmak yerine, kendi masalını yaz.
Dedikodunun tuzağına düşenler, kendilerini kaybetmişlerdir.
Kalp kırıcı sözler, gönül yaralarına tuz eker.
Sözlerimizle değil, eylemlerimizle varız.
Dedikoducu, her zaman kaybeden tarafta kalır.
Gerçek dostluk, dedikodu değil, destekle olur.
Başkalarının hayatında yürürken, kendi yolunu kaybedersin.
Dedikodu, karanlık bir çukurun içinde kaybolmuş seslerdir.
Dedikodu Yapanlara Ağır Sözler – Gerçekleri Söylemenin Zorluğu part 2
Söylediklerin, seni tanımlar; dolayısıyla dikkatli ol.
Yalan ve dedikodu, gerçeğin en büyük düşmanlarıdır.
Başkalarının yaşamını değil, kendi hayallerini konuş.
Dedikodu, yedi başlı bir canavardır; onu besleme!
Kendi hikayeni yaz, başkalarınınkini konuşma.
Yapıcı eleştiriler, dedikodudan çok daha değerlidir.
İnsanlar, dedikodu ile değil, sevgiyle büyümeli.
Kötü sözler, yüzlerin en çirkin maskesidir.
Dedikodudan kaçan, huzur arayan kişidir.
Konuşmak her zaman özgürlük değil; bazen bir yük olabilir.
Gözlerden uzak, dillerde saklanan hikayeler düşmanı besler.
Dedikodu; zayıflıkları maskelemek için inşa edilen bir duvardır.
Günün sonunda, dedikodular sadece boş bir eko olarak kalır.
Kendi hayatına dön, dedikodunun akışına kapılma.
Eski defterlerden sayfalar açanlar, yeni hikayelerine önem vermiyor demektir.
Dedikodular, bir nehrin sessiz akışında kaybolur.
Sözlerini seçerken, kalbinin derinliklerini dinle.
Dedikodu, cesaretin yetersizliğinin bir yansımasıdır.
Kuralı ne olursa olsun, birine dedikodu yapıyorsan, kendine de yapıyorsun.
Her sözün bir yankısı vardır; dikkat et, sesin uzaktan bile duyulabilir.
İçsel huzursuzluk, dedikodunun lideridir.
Savaş anlamını kaybeder, dedikodu öne çıkar.
Kötü sözler, dilden değil, kalpten gelir; bu yüzden dikkat et!